Sadettin Tantan’ın Suç Örgütleri ve Güvenlik Mimarlığı Konularındaki Görüşleri Sadettin Tantan, çıkar amaçlı suç örgütleriyle mücadelede proje bazlı operasyonlara, yasal düzenlemelere, telefon dinlemelerine ve suç örgütlerine ajan yerleştirilmesine dair çalışmaların İçişleri Bakanlığı döneminde başladığını belirtiyor. Ancak baskılar sonucu görevden alınan Tantan, emniyet teşkilatının siyasi tartışmalardan uzak tutulmasını ve yıpratılmamasını vurguluyor. Güvenlik Mimarlığı ve Örgütlü Suçlarla…
Sadettin Tantan, çıkar amaçlı suç örgütleriyle mücadelede proje bazlı operasyonlara, yasal düzenlemelere, telefon dinlemelerine ve suç örgütlerine ajan yerleştirilmesine dair çalışmaların İçişleri Bakanlığı döneminde başladığını belirtiyor. Ancak baskılar sonucu görevden alınan Tantan, emniyet teşkilatının siyasi tartışmalardan uzak tutulmasını ve yıpratılmamasını vurguluyor.
Türkiye’nin modern bir güvenlik mimarlığının oluşturulamamasının büyük bir sorun olduğunu ifade eden Tantan, hukuki ve fiili anlamda yeni bir altyapıya ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Ayrıca, örgütlü suçlarla mücadelede özel yasaların önemine dikkat çekiyor ve bu alandaki eksikliklerin örgütlenmiş suçlarla mücadeleyi zorlaştırdığını belirtiyor.
Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu’nun AKP döneminde kaldırılmasının örgütlü suçlarla mücadelede zorluk yarattığını belirten Tantan, bu tür suçlarla etkin bir şekilde mücadele etmek için özel yasal düzenlemelerin gerekliliğini vurguluyor. Tantan, yolsuzlukla mücadelenin de içinde yer aldığı örgütlü suçlarla mücadelede tüm dünya ülkelerinin özel yasalarla soruşturma yöntemlerini uygulamaya koyduğunu ifade ediyor.
Sadettin Tantan, örgütlerin dikey ve yatay yapılanmalarını anlatarak, örgütlerin farklı meslek mensuplarından oluşan bir yapıya sahip olduğunu belirtiyor. Ayrıca, örgütlerin yatay yapıları aracılığıyla siyasetçi, güvenlik, yargı ve medya gibi alanlarda faaliyet gösterdiğini açıklıyor.
Tutan, örgütlerin başarılı yatay yapılanmalarının, güvenlik operasyonlarının boyutunu etkilediğini ve Ankara Emniyet Müdürü’nün hedef alındığını belirtiyor. Özellikle Ali Yerlikaya’nın İçişleri Bakanlığı döneminde, suç örgütlerine karşı yürütülen operasyonların arttığını ve bu durumun çeşitli kesimleri tedirgin ettiğini vurguluyor.
Tantan, siyasetçilerin ve medyanın, Emniyet Teşkilatı’nı yıpratmaktan kaçınması gerektiğini ifade ederek, hukuka uygun şekilde suç ve suçlularla mücadeleye destek olunması gerektiğini vurguluyor. Emniyet Teşkilatı’nın siyasi tartışmalardan uzak tutulması gerektiğini ve görev yapan personelin yıpratılmamasının önemli olduğunu belirtiyor.
